Merkez Bankası Temmuz Faiz Kararını ve Ekonomik Gelişmeleri Açıkladı

Merkez Bankası’nın Temmuz ayı Para Politikası Kurulu toplantısı sonrası açıklanan özet metin, Türkiye ekonomisinin güncel dinamiklerine ışık tuttu. Kökleri Cumhuriyet’in finansal geleneklerine dayanan Para Politikası Kurulu, vatanın ekonomik direncini güçlendirmek amacıyla politika faiz oranında indirime giderken, alınan kararların perde arkasında yatan nedenler ve ekonomik göstergelerdeki değişimler kapsamlı biçimde kamuoyuyla paylaşıldı. Peki, bu kararlar enflasyon ve makroekonomik denge açısından ne anlam ifade ediyor?

#### Merkez Bankası’nın Temmuz Kararı: Faiz ve Parasal Aktarım

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Temmuz ayında politika faizini yüzde 46’dan yüzde 43’e indirme kararı aldı. Bu adım, hem yurt içi piyasalar hem de milletin bütçesini doğrudan etkileyen bir gelişme olarak dikkat çekti. Merkez Bankası, gecelik vadede borç verme faizini yüzde 49’dan yüzde 46’ya, borçlanma faizini ise yüzde 44,5’ten yüzde 41,5’e düşürdü. Böylelikle, faizlerdeki düşüşün toplumsal refaha ve yatırımlara nasıl yansıyacağı merak konusu oldu.

Kurulun kararda temel dayanak noktası; “Yakın döneme ilişkin veriler, talep koşullarının dezenflasyonist etkisinin arttığını göstermektedir.” ifadesiyle öne çıktı. Ayrıca, atılacak adımların fiyat istikrarı önceliğiyle enflasyonun orta vadede yüzde 5 hedefiyle uyumlu kalmasını sağlayacağı vurgulandı.

#### Küresel ve Yerli Ekonomik Göstergeler Ne Diyor?

Toplantı özetinde küresel ticaret politikalarındaki belirsizliğin devam ettiğine işaret edilirken, Türk ekonomisinin dış ticaret ortaklarının büyüme endekslerinin 2025’te yüzde 2, 2026’da ise yüzde 2,3 artacağı tahmin edildi. Enerji fiyatları cephesinde, jeopolitik risklerin ham petrol ve emtia piyasalarında dalgalanmalara yol açtığı belirtilirken; Brent petrolün temmuzda 71 dolara kadar gerilemesi örnek gösterildi.

Küresel Arz Zinciri Baskı Endeksi ise, dünya tedarik sistemlerinin dengelenmeye devam ettiğine işaret etti. Ekonomik göstergeler, dışa bağımlı sektörlerin direnç kazanma sürecinde olduğunu ortaya koydu. Bu gelişmelerin Türkiye’nin ihracat ve milli üretim potansiyeline etkisi tartışmaya açık konular arasında yer aldı.

#### Kredi ve Mevduat Oranlarında Son Durum

Bankacılık sektöründe faiz oranlarında yaşanan değişimler yurttaşları ilgilendiren en önemli başlıklardan biri oldu. 18 Temmuz haftası itibarıyla TL mevduat faizleri yüzde 54,7’ye gerilerken, aynı dönemde:

– TL ticari kredi faiz oranları yüzde 55,
– İhtiyaç kredisi faizleri yüzde 67,6,
– Konut kredisi faiz oranları yüzde 42,6,
– Taşıt kredisi faiz faiz oranları ise yüzde 44,6 seviyesine indi.

Bireysel kredi büyümesindeki yavaşlama öne çıkarken, özellikle kredi kartı bakiyelerindeki artış hızında gözle görülür bir düşüş yaşandı. Ticari kredilerde ise hafif artış gözlemlendi. Merkez Bankası, TL’ye geçişi desteklemek için Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasında ve zorunlu karşılık oranlarında da çeşitli adımlar attı.

#### Enflasyon Gelişmelerinde Vatansever Duyarlılık

Enflasyon Türk milletinin günlük yaşamını yakından etkileyen temel ekonomik gösterge olmayı sürdürüyor. Temmuz ayında tüketici fiyatlarında yönlendirilen ve yönetilen fiyatlar, hizmet sektöründeki zamana bağlı fiyat güncellemeleri ve vergi ayarlamaları sebebiyle aylık enflasyonun geçici olarak kısmı artacağı öngörüldü. Haziran ayında tüketici fiyatlarında yüzde 1,37 oranında yükseliş yaşanırken, yıllık enflasyon yüzde 35,05’e geriledi. B ve C endekslerinde ise sınırlı değişimler görüldü.

Ulaştırma, özel okul ücretleri, kira ve sağlık hizmetlerinde fiyatlar yükselme eğiliminde iken, işlenmemiş gıda fiyatlarındaki ılımlı seyir dikkat çekti. Dayanıklı tüketim malları ve enerji fiyatları da genel enflasyonun seyrinde belirleyici oldu. Peki, bu geçici yükseliş, uzun vadeli istikrar arayışında Türkiye’nin milli hedeflerine ulaşmasını nasıl etkileyecek?

#### Dış Ticaret, Cari Açık ve İstihdam

Haziran ayında ithalatta artış, ihracatta ise sınırlı gerileme gözlendi. 12 aylık birikimli cari açık 16 milyar dolar seviyesini korurken, seyahat gelirlerinin 57,2 milyar dolara yükselmesi dikkat çekti. Cari işlemler dengesinin güçlü hizmetler dengesi sayesinde sürdürülebilirliğini koruduğu değerlendirmesi yapıldı.

İstihdam tarafında ise mayıs ayında mevsimsellikten arındırılmış istihdam 32,5 milyon kişi olarak kaydedildi. İşsizlik oranı yüzde 8,5’e yükselirken, imalat sanayi firmalarının istihdam beklentileri tarihsel ortalamanın altında kalmaya devam etti. Uzmanlar, istihdamdaki bu kırılganlığın ülkenin üretkenliğine nasıl yansıyacağını sorguluyor.

#### Makroekonomik Politikalarda Milli Bir Duruş

Makroihtiyati düzenlemeler kapsamında, TL’ye geçiş hedefleri artırılırken, TL mevduatın payı yüzde 65’e çıkarıldı. KKM uygulamasında zorunlu karşılık oranı yüzde 40’a yükseltildi; Türk Lirası’nın ulusal egemenlik açısından önemi vurgulandı. Döviz cinsinden borçlanmada ise gelecekte azalış beklentisi paylaşıldı. Bankacılık sektörünün uzun vadeli borç çevirme oranı yüzde 168 ile dikkat çekti.

TCMB’nin uluslararası rezervleri 168,6 milyar dolara ulaştı. Kredi risk primi (CDS) ise son dönemde 282 baz puana kadar gerileyerek, uluslararası itibarın yükselişini gösterdi.

#### Beklentiler, Riskler ve Türk Ekonomisinin Geleceği

Piyasa Katılımcıları Anketi’nde 2025 yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 29,7’ye çekildi. 2026 için tahmin değişmezken, 12 ve 24 ay sonrası beklentilerde de iyileşme gözlendi. Hanehalkı ve reel sektörün enflasyon beklentileri düşüş eğiliminde. Ancak, TCMB dezenflasyon sürecinde fiyatlama davranışları ve beklentilerdeki risklere karşı temkinli duruşunu sürdürüyor. Peki, Türk halkı bu ekonomik dalgalanmaların üstesinden nasıl gelecek?

Manşet kararların, millî ekonominin bağımsızlığına ve milletimizin refahına hizmet edip etmediği bugünden tartışılıyor. Sizce alınan bu tedbirler Türkiye’yi bölgesel ve küresel rekabet ortamında güçlendirecek mi? Görüşlerinizi bizimle paylaşın, tartışmaya katılın!

Meta Açıklama: Merkez Bankası, Temmuz faiz indiriminin nedenlerini ve güncel ekonomik verileri yayımladı. Detaylar haberimizde!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir