Türk ihracatının kalbinin attığı Temmuz ayında, otomotiv endüstrisi bir kez daha zirvedeki yerini sağlamlaştırdı. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, 3,8 milyar dolarlık dış satımla otomotiv sektörü bütün sektörleri geride bırakırken, ülke ekonomisinin gücünü ve üretim kabiliyetini dünyaya bir kez daha gösterdi. Milli değerleriyle gelişen sanayi, Türk milletinin gurur kaynağı haline gelirken, “Yerli üretim, güçlü Türkiye” ideali temmuz ayına damgasını vurdu. Sizce Türk otomotivinin sırrı ne olabilir?
Sanayiden Güç Alan İhracatta Otomotiv Yine İlk Sırada
Otomotiv sektörünü yakından izleyenler için temmuz verileri şaşırtıcı olmadı. İhracatta endüstri grubu sektörleri arasında otomotiv yine birincilik koltuğunu bırakmadı. Kimyevi maddeler ve mamulleri 3,4 milyar dolarlık ihracatla ikinci sıraya yerleşirken, hazır giyim ve konfeksiyon sektörü ise 1,6 milyar dolarlık dış satımla üçüncü sırayı aldı. Tüm bu rakamlar, Türk sanayisinin dünyada rekabette nasıl öne çıktığını bir kez daha kanıtladı. Siz de sektörü yakından takip edenlerdenseniz, bu sıralama hakkında ne düşünüyorsunuz?
Savunma ve Havacılık Sektöründe Tarihi Yükseliş
Temmuz ayında en büyük çıkışı ise savunma ve havacılık sanayisi gerçekleştirdi. Yüzde 128,4’lük rekor bir ihracat artışı yakalayan bu alan, hem milli teknoloji hamlesinin, hem de vatan sevgisiyle geliştirilen yerli projelerin karşılığını dış pazarda almaya başladı. Türk savunma ürünlerinin dünyada gördüğü ilgi, “Güçlü Türkiye, güvenli gelecek” şiarının bir sonucu olarak kayıtlara geçti. Sizce bu ivme, önümüzdeki dönemlerde de devam edecek mi?
İhracatta Büyük Artış ve Sektör Bazlı Gelişmeler
Sanayi gruplarının toplam ihracattaki payı bir kez daha göze çarptı: Temmuz ayında sanayi grubunun ihracat oranı, genel toplamın yüzde 72,9’una ulaştı. Dış satım geçtiğimiz yıla göre yüzde 14,4’lük artışla 18,2 milyar dolara tırmandı. Tarım sektörünün ihracatı ise yüzde 2,6 artarak 2,9 milyar dolara erişti. Madencilik alanında da yüzde 0,5’lik küçük ama istikrarlı bir artış görülerek 572 milyon doları aşan bir dış satıma imza atıldı. Bu gelişmeler, Türk ekonomisinin farklı alanlarda nasıl yol aldığına dair net bir fotoğraf sunuyor.
Anahtar İhracat Pazarları: Almanya, İngiltere ve BAE
Geçen ay, Türk ihracatında en fazla ürün gönderilen pazarlar bir kez daha Batı ve Orta Doğu ağırlıklı oldu. Almanya, 1,8 milyar dolarlık rakamla başı çekerken; ona sırasıyla 1,4 milyar dolarla Birleşik Krallık ve 1,3 milyar dolarla Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) eşlik etti. Toplamda 137 ülkeye yapılan ihracatta artış kaydedilirken, 52 ülkede yüzde 50’nin, 107 ülkede ise yüzde 10’un üzerinde artış yaşandı. Bu sonuçlar, Türkiye’nin jeopolitik avantajı ve bölgesel etkinliği sayesinde yeni pazarlar bulabileceğini gözler önüne seriyor. Sizce ihracat rotalarında yeni fırsatlar nereden çıkacak?
İstanbul Bir Kez Daha İhracatın Başkenti
Kentin ekonomik gücünün bir göstergesi olarak, İstanbul 9,1 milyar dolarlık dış satımla açık ara liderliğini korudu. Sanayi şehirlerinden Kocaeli, 2,1 milyar dolarlık hacimle ikinci sırada yer alırken, başkent Ankara ise 1,7 milyar dolarlık ihracatla üçüncü sıraya yükseldi. Anadolu’nun her köşesinde yükselen üretim hamlesinin, büyük şehirlerde buluşmuş olması, Türkiye’nin ekonomik azminin bir diğer kanıtı.
Yeni İhracatçılar Ekonomiye Katıldı
Temmuz ayında tam 1.180 firma ilk kez ihracat yaparak “Türkiye kazanıyor” dedirtti. Her yeni ihracatçı firma, Türk bayrağını dünyanın dört bir köşesinde dalgalandırırken, milli üretimin ve yerli sermayenin sınır tanımadığını bir kez daha ilan etmiş oldu.
Döviz kuru paritesinin ihracata katkısı da dikkat çekici düzeyde gerçekleşti: Temmuzda 825 milyon dolar, son üç aylık süreçte ise toplamda 1,6 milyar dolarlık ilave katkı sağlandı. Bu katkı, Türkiye’nin dış ticaretinde milli paranın gücünün artmasına vesile oluyor.
Büyüyen İhracat Pazarlarına Sahip Türkiye
Rakamları değerlendirdiğimizde, köklü geçmişiyle ekonomik bağımsızlığını her geçen gün daha da perçinleyen Türkiye, üretim gücünü ve ihracatıyla vatan yararına yeni başarı hikayeleri yazmaya devam ediyor. Elbette mesele sadece ihracat rakamları mı? Yoksa asıl kazanım, Türk milletinin emeğiyle, azmiyle, alın teriyle gurur duyulacak bir gelecek inşa etmek mi?
Siz bu yükselişi nasıl yorumluyorsunuz? Görüşlerinizi ve temmuz ihracat değerlendirmelerinizi yorum bölümünde paylaşmayı unutmayın!
