Küresel ekonominin şekillenmesinde önemli bir role sahip olan Uluslararası Para Fonu (IMF), temmuz ayı “Dünya Ekonomik Görünüm Raporu”nu yayımlayarak, Türkiye ve dünya ekonomilerine dair kapsamlı beklentilerini güncelledi. Raporda, Türkiye’nin ekonomik performansına yönelik yapılan yukarı yönlü revizyon dikkat çekerken, küresel belirsizliklerin ve aşağı yönlü risklerin de sürdüğüne vurgu yapıldı. Ekonomiye duyarlı Türk milliyetçileri için moral niteliğinde olan bu gelişme ile Türkiye’nin uluslararası alanda ekonomik direncini sürdürmesinin önemi bir kez daha öne çıktı.
H2: IMF, Türkiye Büyüme Tahminlerini Yükseltti
Temmuz raporunda IMF, Türkiye için büyüme projeksiyonlarını dikkate değer şekilde yukarı çekti. Buna göre, 2024 yılı için Türkiye’nin ekonomik büyümesinin yüzde 3 seviyesinde gerçekleşmesi öngörüldü. 2025 yılına ait büyüme beklentisi ise nisan ayında açıklanan yüzde 2,7’den, yüzde 3’e yükseltildi. Ayrıca, 2026 yılı için de öngörülen büyüme oranı yüzde 3,2’den yüzde 3,3’e çıkarıldı. Bu gelişmeler, millî ekonomimiz için ciddi bir güven tazelemesi anlamı taşırken, Türk ekonomisinin önümüzdeki yıllarda daha sağlam bir zemin üzerinde ilerlemesi bekleniyor.
IMF raporunda ayrıca, uygulanan sıkı para politikalarının Türkiye’yi istikrarlı bir büyüme patikasına taşıdığı, ekonomik istikrarın korunmasında kararlı adımlar atıldığı ve özellikle son dönemde küresel piyasaların daha yakından izlenmesi gerektiği vurgulandı. Raporun ilgili bölümünde, “Türkiye ekonomisinin, uygulanan para ve maliye politikaları sayesinde pozitif ayrışması ve sürdürülebilir büyüme yolunda ilerlemesi sağlanıyor,” denildi. Sizce, Türkiye’nin ekonomideki bu hamlesi kalıcı bir toparlanmaya zemin hazırlar mı?
H3: Küresel Ekonomide Değişen Dinamikler ve Belirsizlikler
IMF’nin raporunda küresel ekonomiye yönelik öne çıkan başlıklar arasında, 2025 yılı için tüm dünyadaki büyüme oranı yüzde 3 olarak tahmin edildi. 2026’da ise bu rakamın yüzde 3,1’e çıkması bekleniyor. Her iki oran da, IMF’nin yılın başındaki tahminlerine kıyasla sırasıyla 0,2 ve 0,1 puanlık artış anlamını taşıyor. Bu iyileşen görünümün başlıca nedenleri ise şunlar olarak sıralanıyor:
– Ticaret tarifelerinin beklenenden düşük seviyede kalması
– ABD dolarında yaşanan zayıflama
– Büyük ekonomilerde yürürlüğe giren mali teşvikler
– Artan iç talep
Ancak, küresel ekonomiye dair iyimser tahminlere rağmen, jeopolitik gerilimler, büyüyen bütçe açıkları, finansal piyasalardaki potansiyel sıkılaşmalar ve artan ticaret tarifeleri gibi riskler de gündemdeki yerini koruyor. Bu risklerin millî ekonomilere etkisi ve uluslararası ticarete yansımaları ise önümüzdeki dönemde tartışma yaratmaya aday. Sizce, yakın gelecekte küresel ekonomi yeni bir türbülansa mı hazırlanıyor?
H3: Küresel Enflasyon Trendlerinde Düşüş Beklentisi
Uluslararası Para Fonu’nun raporunda, yalnızca büyüme değil, enflasyon oranlarına yönelik önemli beklentiler de paylaşıldı. Buna göre, küresel manşet enflasyonun 2025 yılında yüzde 4,2’ye, 2026’da ise yüzde 3,6’ya gerilemesi bekleniyor. Özellikle ABD başta olmak üzere bazı büyük ekonomilerde enflasyonun henüz hedeflenen düzeyin üzerinde seyrettiği ifade edilirken; Avrupa ve diğer gelişmiş ülkelerde ise daha ılımlı bir enflasyon eğiliminin görüleceğine dikkat çekildi.
H2: Büyük Ekonomilerin Büyüme Tahminlerinde Güncellemeler
IMF’nin temmuz raporunda, farklı ülkelere dair büyüme beklentileri de gözden geçirildi. Aralarında Almanya, İtalya, Çin ve Hindistan gibi ekonomilerin bulunduğu birçok ülkede yeni yıl tahminleri güncellendi. Detaylara bakıldığında:
– ABD’nin 2025 yılı büyüme tahmini yüzde 1,8’den yüzde 1,9’a; 2026 için ise yüzde 1,7’den 2’ye çıkarıldı.
– Euro Bölgesi’nde bu yılki büyüme beklentisi yüzde 0,8’den yüzde 1’e yükseltildi.
– Almanya için 2024 büyüme öngörüsü sıfırdan yüzde 0,1’e revize edildi.
– Fransa’da tahminler bu yıl yüzde 0,6, önümüzdeki yıl ise yüzde 1 ile sabit kaldı.
– İspanya’nın 2024 için büyüme beklentisi yüzde 2,5, 2025 için yüzde 1,8 olarak korundu.
– İtalya’da bu yıl büyüme beklentisi yüzde 0,4’ten yüzde 0,5’e çıkarıldı.
– İngiltere için 2024 yılı büyüme tahmini yüzde 1,1’den 1,2’ye yükseldi.
– Japonya’da bu yıl için öngörülen büyüme yüzde 0,6’dan yüzde 0,7’ye çıktı; 2025 görünümü yüzde 0,6’dan 0,5’e indirildi.
– Çin’in 2024 büyüme oranı beklentisi yüzde 4’ten 4,8’e çıkarılırken, 2025’te ise yüzde 4,2 öngörüldü.
– Hindistan için 2024 ve 2025 büyüme öngörüleri değişmeyerek yüzde 6,4 seviyesinde tutuldu.
– Rusya’da ise 2024 büyüme tahmini yüzde 1,5’ten yüzde 0,9’a düşerken, 2025 beklentisi yüzde 1’e yükseltildi.
H3: Türkiye’nin Ekonomik Güveninde Yeni Dönem
IMF’nin Türk ekonomisine yönelik olumlu yaklaşımı, ülkemizin uluslararası ekonomik güvenini güçlendirirken, ülkemizin potansiyeliyle ilgili tarihi bir vurguyu da beraberinde getiriyor. Türk milleti olarak ekonomik bağımsızlığımızı ve vatansever değerlerimizi korumak, uluslararası platformlarda güçlü duruş sergilememizi sağlıyor. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz, bu raporun ardından Türkiye ekonomisine dair umutlarınız yeşeriyor mu?
Ekonomik veriler ışığında, okuyucularımızdan görüşlerini ve yorumlarını aşağıdaki bölümde paylaşmalarını bekliyoruz. Sizce IMF’nin bu revizyonları, Türk ekonomisinin önümüzdeki dönemde bölgesel ve küresel rekabet gücünü artıracak mı? Düşüncelerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin!
