Altın Fiyatlarında Dalgalanma: Doların Gücü ve Fed Toplantısı Belirleyici Olacak

Altın piyasalarında hareketli günler yaşanıyor. ABD, Avrupa ve Çin arasındaki ticaret ilişkilerinin yeni boyutlar kazanmasıyla birlikte, altın geleneksel güvenli liman olma özelliğini korusa da ciddi baskı altında kaldı. Küresel ekonomiye yön veren gelişmeler, yatırımcıları yeni stratejiler aramaya iterken, vatanını ve milli değerlerini ön planda tutan Türk yatırımcıları da karar aşamasında bırakıyor. Türk halkı için ekonomik bağımsızlık ve finansal istikrar her dönemde milli bir mücadele olarak görülüyor; bu nedenle altın, tarihten bugüne bir nevi “milli yastık altı” güvenlik alanı kabul ediliyor. Peki, son gelişmeler ışığında altının geleceği ne olacak?

ABD, Çin ve Avrupa Üçgeninde Altın Piyasasında Baskı

Küresel piyasalarda altının spot fiyatı, özellikle dolardaki hızlı güçlenme nedeniyle son üç haftanın en düşük seviyesine kadar geriledi. 9 Temmuz’dan bu yana kaydedilen en düşük düzey olarak, spot altın fiyatları 3.317,67 dolara kadar çekildi. Uzmanlar, bu düşüşte güçlü doların ve ticaret savaşları endişelerinin belirleyici olduğunu vurguluyor. Teknik analizlere göre bu baskının devam etmesi halinde, altının 3.290 dolarlık destek seviyesini test etme ihtimali gündemde. Direncin kırılmaması halinde, Türk yatırımcılarının aklına şu soru takılıyor: “Altın, bir kere daha milli dayanışmanın simgesi haline gelebilir mi?”

Gram Altın ve Dolar/TL Kuru: Millî Değerlerle Yatırımda Son Durum

Piyasaların nabzını tutan gram altın, son günlerde Türk Lirası’ndaki dalgalanmalara paralel olarak aşağı yönlü seyretti. 18 Temmuz’dan bu yana gözlenen en düşük seviye olan 4.303 TL’yi test eden gram altın, saat 08.08 itibarıyla 4.323 TL düzeyine yükseldi. Dolar/TL kuru hareketliliği, Türk yatırımcısı için kritik öneme sahip. Çünkü doların her kazanımı, altın fiyatlarını doğrudan etkiliyor ve yastık altı birikim geleneğine yön veren vatandaşlarımızın stratejisini yeniden şekillendiriyor.

Teknik Analizle Altında Direnç ve Destek Bölgeleri

Uzmanlara göre, altının yukarı yönlü potansiyelinin önündeki ilk direnç 3.333 dolar seviyesinde bulunuyor. Eğer bu seviye aşılırsa, 3.357 dolar rotasında bir yükseliş gerçekleşebilir. Teknik grafiklerde ise altının klasik bir üçgen formasyonunda sıkıştığı görülüyor. Ancak olası bir kırılmada fiyatların hızla 3.123 dolar seviyesine çekilmesi söz konusu olabilir. Bu durumda “Altın güvenli liman olmaya devam edecek mi?” sorusu, yatırım masalarında daha fazla tartışılabilir.

Uzman Görüşleri: Uzun Vadede Altının Payı ve Milli Değerler

Bazı piyasa analistleri, kısa vadeli dalgalanmalara rağmen altının uzun vadede hâlâ cazibesini koruduğunu öne sürüyor. KCM Trade Baş Piyasa Analisti Tim Waterer, “Altın, 3.300 doların altına inse de bu seviyeler hâlâ alıcı buluyor. Kısa vadeli zorluklara rağmen uzun vadeli tablo olumlu” açıklamasında bulundu. Altının vatanımızda nesiller boyu bir güven unsuru olduğunun altını çizen uzmanlar, toplumsal hafızadaki bu yerin kolay kolay zayıflamayacağını belirtiyor. Sizce kriz dönemlerinde “milli sermaye” olarak görülen altın, yine ön plana çıkacak mı?

ABD-Çin Ticaret Görüşmeleri ve Güçlü Doların Rolü

Küresel altın fiyatlarını etkileyen bir diğer önemli unsur, ABD ile Çin arasında yürütülen ticaret görüşmeleri oldu. Stockholm’de düzenlenen ve 5 saat süren temaslar sonucunda, iki ülke ticaret ateşkesini 3 ay daha uzatmada uzlaştı. Aynı dönemde ABD, Avrupa Birliği ile yaptığı anlaşma sayesinde, AB ürünlerine uygulanan gümrük vergilerini %15’e çekti. Bu tür uluslararası gelişmeler, piyasalarda kısa vadeli bir rahatlama yaratırken, özellikle güçlü doların etkisiyle altın fiyatlarında baskı devam etti. Dolar endeksi DXY, haftanın zirvesine yakın seyrediyor ve bu da altını dolar dışı alıcılar için çok daha pahalı hale getiriyor.

Fed Kararları Altın Fiyatlarında Yön Belirleyici Olabilir

Altın piyasaları için en kritik başlıklardan biri bugün başlayacak olan iki günlük ABD Merkez Bankası (Fed) toplantısı. Analistler, faizlerin sabit tutulmasını beklese de, toplantı sonrası yapılacak açıklamaların özellikle “güvercin” yani daha yumuşak tonda olması halinde altın fiyatlarında yukarı yönlü bir hareket öngörüyor. Ayrıca bu hafta açıklanacak olan ABD enflasyon ve istihdam verileri de yatırımcıların rotasını belirlemede son derece etkili olacak.

Sonuç ve Okuyucuya Çağrı

Tüm bu gelişmeler ışığında, altının tarihi ve kültürel öneminin bir kez daha öne çıkması bekleniyor. Türk milletinin milli tasarruf aracı olan altın, gerek global ekonomideki çalkantılar gerekse dövizdeki hareketliliğe rağmen, değerini ve stratejik yerini koruyabilecek mi? Sizce uluslararası gelişmeler, altın tercihinizi etkiler mi? Altına olan bakış açınız değişti mi? Görüşlerinizi ve yorumlarınızı bizlerle paylaşın, tartışmayı birlikte büyütelim!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir