Altın Fiyatlarında Tarihi Zirve: Gram Altında 5 Bin TL Hedefi
Küresel piyasalarda dalgalanmanın arttığı bu dönemde, altın fiyatlarında yaşanan rekor yükselişler, Türk ekonomisinin kalbinde yeni bir döneme işaret ediyor. DEMAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cumhur Kitiş’in değerlendirmelerine göre, gram altının 5 bin TL’ye ulaşması artık bir hayal olmaktan çıkmış durumda. Altın, tarih boyunca milletimizin zor zamanlarda sığındığı güvenli limanlardan biri olageldi. Bugün yaşanan gelişmeler ışığında, milli değerlerimize sahip çıkan tasarruf sahipleri, her zamankinden daha fazla altına ilgi gösteriyor. Peki, bu yükselişin arkasındaki güçler neler ve önümüzdeki dönemde yatırımcıları hangi senaryolar bekliyor?
#### Küresel Belirsizlikler Altını Zirveye Taşıyor
Son haftalarda ons altın fiyatı 3.550 doların üzerine çıkarak, uluslararası piyasalarda büyük bir dikkat topladı. Bu yükselişte sadece ekonomik argümanlar değil, jeopolitik gelişmelerin de etkili olduğu gözlemleniyor. Ahmet Cumhur Kitiş, merkez bankalarının agresif alımlarını ve para politikalarındaki değişimin altının yeni zirvelere ulaşmasında önemli rol oynadığını belirtiyor.
Merkez bankalarının altın rezervlerinde gözlemlenen artış, özellikle ABD Merkez Bankası Fed’in son dönemde artan siyasi baskı altında kalmasıyla birlikte hız kazandı. Orta Doğu’da yaşanan çatışmalar ve Asya’da derinleşen ticaret gerilimleri, uluslararası arenada altının stratejik rolünü daha da öne çıkarıyor. Ayrıca, Çin ve Türkiye gibi ülkelerin rezervlerini güçlendirme çabaları, altına olan talepte tarihi bir yükselişe neden oldu.
#### Türkiye’de Kur Oynaklığı Gram Altını Rekora Taşıyor
Döviz kurlarında yaşanan yükseliş, yurtiçinde altının değerini küresel fiyatlara göre çok daha hızlı yukarıya çekiyor. Dolar/TL’nin 41 seviyesinin üzerinde kalıcı hale gelmesi, gram altını rekor seviyelere taşıyan kritik bir faktör olarak öne çıkıyor. Vatandaşların altına yatırım yapma eğilimi, bir yandan milli servetin korunmasını sağlarken, diğer yandan ekonomik bağımsızlığımızı pekiştiriyor. Ahmet Cumhur Kitiş’in dediği gibi, gram altındaki bu yükseliş artık sadece zaman meselesi olarak değerlendiriliyor.
#### Uluslararası Analistlerden Yeni Altın Tahminleri
Altın fiyatlarıyla ilgili olarak uluslararası finans kurumlarının güncel tahminleri, yatırımcıların stratejilerine yön veriyor. Goldman Sachs, ons altının 3.700 doları kısa sürede görebileceğini, özel koşullarda ise 5.000 dolara yaklaşmasının mümkün olduğunu paylaşıyor. JPMorgan ise ufukta 2026 yılı için 4.000 dolar seviyesinin aşılacağı görüşünde. UBS ve BNP Paribas gibi Avrupa merkezli kurumlar da mevcut yükseliş trendini destekleyen öngörüler yayımlarken, Citi ise altın fiyatlarının yeniden 3.000 doların altına gerileyebileceğine dikkat çekiyor.
Peki, bu farklı öngörüler yatırımcılar açısından ne anlama geliyor? Türkiye’deki yatırımcıların milli servetini koruma çabasının tüm bu uluslararası dinamiklerle nasıl şekilleneceği tartışma konusu olmayı sürdürüyor.
#### 5 Bin TL Grama Ne Kadar Uzakta?
Mevcut döviz kuru ve ons bazındaki fiyatlamalar, şu anda gram altının 4.700 TL seviyelerine yerleşmesini sağladı. Ancak, ons altının 3.700 dolar, kurun ise 43 TL’ye ulaşması durumunda gram altının kısa sürede 5.100 TL seviyelerine yükselebileceği hesaplanıyor. Ahmet Cumhur Kitiş’in de sözleriyle, bu aşamada tek bilinmeyen zaman unsuru. Böyle bir gelişme, Türk yatırımcısı açısından altının ekonomik ve tarihi değerinin daha da ön plana çıkmasını sağlayabilir.
Türkiye’nin milli birikimini koruma ve büyütme hedefi doğrultusunda altın, son dönemde stratejik bir yatırım aracı konumunu güçlendiriyor. Gram altının önümüzdeki haftalarda nasıl bir seyir izleyeceği ve olası rekorun ne zaman gerçekleşeceği ise, şüphesiz büyük bir merak konusu. Sizce gram altın 5.000 TL barajını bu yıl içinde aşabilir mi? Faiz ve döviz baskısı devam ederken, yatırım tercihinizi hangi enstrümandan yana kullanmayı düşünüyorsunuz?
Ekonomik gelişmelerin nabzını birlikte tutmaya, görüşlerinizi ve öngörülerinizi bizimle paylaşmaya davet ediyoruz. Sizce Türkiye’de altının tarihi yükselişi, milli ekonomik politikalar açısından nasıl sonuçlar doğuracak? Yorumlarınızı aşağıda bekliyoruz!